avantajına

listen to the pronunciation of avantajına
التركية - الإنجليزية
while taking advantage
to behoof of
avantaj
advantage

She has an advantage over me. - O, benim üzerimde bir avantaja sahiptir.

What is the advantage to this technology? - Bu teknolojinin avantajı nedir?

avantaj
{i} advance

Advances in science and technology and other areas of society in the last 100 years have brought to the quality of life both advantages and disadvantages. - Son 100 yılın bilim ve teknoloji ve topluluğun diğer alanlarındaki gelişmeler hayat kalitesine hem avantajlar hem de dezavantajlar getirdi.

Mary turned down Tom's advances. - Mary Tom'un avantajlarını geri çevirdi.

avantaj
benefit

The company provides health care and life insurance benefits for all of its employees. - Şirket tüm çalışanları için sağlık bakımı ve hayat sigortası avantajları sağlar.

The costs outweigh the benefits. - Maliyetler avantajlardan daha ağır basar.

avantaj
perk
avantaj
virtue
avantaj
(Ticaret) competitive edge
avantaj
vantage
avantaj
head start

Tom gave me a head start. - Tom beni daha avantajlı başlattı.

avantaj
account
avantaj
facility
avantaj
high ground
avantaj
start

Tom gave me a head start. - Tom beni daha avantajlı başlattı.

avantaj
avail
avantaj
whip hand
avantaj
advantage, head start, perk
avantaj
odds

The odds are in his favor. - Avantajlar ondan yana.

I offered him odds of 3 to 1. - Ona üçe birlik avantaj önerdim.

التركية - التركية

تعريف avantajına في التركية التركية القاموس.

avantaj
Üstünlük sağlayan şey
avantaj
Teniste eşitliğin bozulması için alınan ilk puan
avantaj
Yarar, kâr
avantajına
المفضلات