الإنجليزية - التركية
تعريف auslaufend في الإنجليزية التركية القاموس.
- leaking
- {i} sızdıran
Sızdıran musluklar çok fazla su israf ediyor.
-Leaking taps waste a lot of water.
Sızdıran musluğu durdurmayı başaracaklar mı?
-Will they manage to stop the leaking tap?
- outbound
- şehirden veya limandan dışarı giden
- outbound
- dışarı giden
- outgoing
- üstün gelerek
- leaking
- {f} sızdır
Bilgi, parça parça basına sızdırılıyor.
-The information is leaking piecemeal to the press.
Sızdıran musluklar çok fazla su israf ediyor.
-Leaking taps waste a lot of water.
- outgoing
- ayrılan
- leaking
- sızdırarak
- outbound
- uzağa giden
- outbound
- {s} limandan ayrılan
- outbound
- {s} yurt dışına giden
- outbound
- {s} uçuşa geçen
- outgoing
- {i} gidiş, çıkış
- outgoing
- giden,n.sempatik: v.üstün gel: prep.üstün gelerek
- outgoing
- geç
- outgoing
- {s} giden, çıkan
- outgoing
- {s} sempatik, cana yakın
- outgoing
- {s} girgin
- outgoing
- gidiş
المصطلحات ذات الصلة
ألمانية - الإنجليزية
تعريف auslaufend في ألمانية الإنجليزية القاموس.
- leveling off
- petering out
- outgoing
- outbound
- sailing
- levelling off
- coastdowning
- leaking
- auslaufend (Schiff)
- outward bound
- in einen Giebel auslaufend
- gabled