Tom is an extraordinary jumper.
- Tom olağanüstü bir atlamacıdır.
I skipped my breakfast.
- Sabah kahvaltımı atladım.
Tom was so busy he skipped lunch.
- Tom o kadar meşguldü ki öğle yemeğini atladı.
Lech Wałęsa jumped over the shipyard fence in 1980.
- Lech Wałęsa 1980'de tersane çitinin üzerinden atladı.
I'd jump through hoops for you.
- Ben sizin için çemberlerden atlamak isterdim.
We'll bypass the city centre.
- Şehir merkezini atlayacağız.