Yağmur nedeniyle, piknik spor salonunda gerçekleştirildi.
- Because of the rain, the picnic was held in the gymnasium.
O, spor salonunda olabilir.
- He could be in the gymnasium.
Zayıflamaya çalışarak jimnastik salonunda saatler harcadı.
- She has spent hours at the gym trying to lose weight.
Tom jimnastikte iyidir.
- Tom is good at gymnastics.
Mary başarılı bir jimnastikçidir.
- Mary is an accomplished gymnast.
Mary ilköğretime gitti fakat Tom liseye gitti.
- Mary went to a Hauptschule, but Tom went to Gymnasium.
Tom evinin yakınındaki bir spor salonunda egzersiz yapıyor.
- Tom works out in a gym near his house.
Bir spor salonunda haftada iki ya da üç kez egzersiz yaparım.
- I work out in a gym two or three times a week.
Tom bir beden eğitimi öğretmeni.
- Tom is a gym teacher.
Dün, Tom bir motosiklet kazasında yaralandı, bu yüzden beden eğitimi dersine şimdilik katılamıyor.
- Yesterday, Tom was injured in a motorbike accident, so he can't attend gym class for the time being.
Para spor salonunun yapımı için ayrılmıştır.
- The money was appropriated for building the gymnasium.
Spor salonu, tören için kullanıldı.
- The gym is used for the ceremony.