Hata ne zaman meydana geldi?
- When did the error occur?
Ne zaman geri döneceksin?
- When will you return?
Bir zamanlar bir öğrenci iken onunla tanıştım.
- I once met him when I was a student.
O beş yaşında iken o şiiri ezberleyebildi.
- He was able to memorize that poem when he was five years old.
Gitmen gerektiğinde bana söyleyeceksin, değil mi?
- You'll tell me when you need to leave, won't you?
Ne zaman orada olmam gerektiğinden emin değilim.
- I'm not sure when I should be there.
Sevdiği genç onunla konuşmak için geldiğinde, o telaşlandı.
- She got all flustered when the boy she likes came over to talk to her.
O geldiğinde mektubu yazmıştım.
- I had written the letter when he came.
Küçükken büyükanne ve büyükbabalarımla taşrada çok vakit geçirdim.
- When I was little, I spent a lot of time in the country with my grandparents.
Üzücü haber geldiğinde çok iyi vakit geçiriyordum.
- I was having a very good time, when the sad news came.
Zamanımız olduğunda onu yapacağız.
- We'll do it when we have time.
Ne zaman geri döneceksin?
- When will you return?
Bir an önce onu kullanmak istediğimi bildiğin halde niçin tavuğu böyle alması zor bir yere koydun?
- Why did you put the chicken in such a difficult place to get when you knew that I wanted to use it right away?