at or against the front or face

listen to the pronunciation of at or against the front or face
الإنجليزية - التركية

تعريف at or against the front or face في الإنجليزية التركية القاموس.

counter
{i} tezgâh

Tezgahta oturan üç tane beyaz adam vardı. - There were three white guys sitting at the counter.

İngiliz, Belçikalı ve Hollandalı bir meyhaneye girer ve tezgahta otururlar. Barmen söyler, Bir dakika bekleyin, bu bir şaka mı ne? - An Englishman, a Belgian and a Dutchman enter a pub and sit down at the counter. Says the barkeeper, Wait a minute, is this a joke or what?

counter
sayaç

Tokyo borsasında, aşağı yukarı 450 şirketin hisse senetleri sayaç üzerinde işlem gördü. - In the Tokyo stock market, stocks of about 450 companies are traded over the counter.

counter
(Ayakkabı) Fort. Ayakkabıda arka kısmının dik durması ve formunu muhafaza etmesi için saya ile astar arasına konan sertleştirici takviyeye
counter
{s} karşı, mukabil. z
counter
(Tıp) kunter
counter
{f} karşı gel
counter
fiş
counter
karşılık vermek
counter
karşısında olmak
counter
{s} ters, zıt, aksi
counter
tersine

Tokmağı saat yönünün tersine çevirin. - Turn the knob counterclockwise.

counter
ters

O tamamen ters etkili olurdu. - That would be counterproductive.

Sizin fikriniz bizim politikamıza ters düşüyor. - Your idea runs counter to our policy.

counter
{s} tersine, aksine
counter
(zarf) ters, karşı, aykırı
counter
(Mukavele) tezgah; sayaç
counter
{i} karşıt şey
counter
{s} (to) -e karşı, -in tersine
counter
{f} kontra yumruk atmak
counter
zıt gitmek
counter
karşılıklı vuruş
الإنجليزية - الإنجليزية
counter
at or against the front or face

    الواصلة

    at or a·gainst the front or face

    التركية النطق

    ät ır ıgenst dhi frʌnt ır feys

    النطق

    /ˈat ər əˈgenst ᴛʜē ˈfrənt ər ˈfās/ /ˈæt ɜr əˈɡɛnst ðiː ˈfrʌnt ɜr ˈfeɪs/
المفضلات