astro-

listen to the pronunciation of astro-
الإنجليزية - التركية

تعريف astro- في الإنجليزية التركية القاموس.

star
yıldız

En parlak olanı şu küçük yıldızdır. - That small star is the brightest.

O birçok geceyi yıldızlara bakarak geçirdi. - Many nights did he spend, looking up at the stars.

star
{f} yıldız olmak
<span class="word-self">astrospan>
(Bilgisayar) uzay

Astronotlar Ay'da kaya örnekleri toplamak için özel araçlar kullanmak zorunda kaldılar çünkü uzay elbiseleri ile eğilemezlerdi. - The astronauts had to use special tools to collect rock samples on the Moon because they could not bend over in their spacesuits.

Astronot uzay mekiğinde birçok deneyler yapmak zorunda kaldı. - The astronaut had to conduct many experiments in the space shuttle.

celestial body
gök cismi

Tom, bir yıldızın ne olduğunu ve bir gök cisminin ne olduğunu bilmiyor. - Tom doesn't know what a star is and what a celestial body is.

star
baş rolü oynamak
celestial body
gökcismi
star
star
star
{f} yıldız koy

Tom Noel ağacının üzerine bir yıldız koydu. - Tom put a star on top of the Christmas tree.

star
talih
<span class="word-self">astrospan> pitch
Hali saha
celestial body
(Astronomi) Gök cismi: Gökyüzünde bulunan Güneş, Ay, gezegenler, kuyruklu yıldızlar gibi bütün cisimlere verilen ortak ad
<span class="word-self">astrospan> altitude
(Askeri) YILDIZ İRTİFAI: Gök ufkundan cisme kadar ölçülen dikey dairenin yayı
<span class="word-self">astrospan> tracker
(Askeri) YILDIZ İZLEYİCİSİ: Azimut ve irtifadaki bir gök cismini otomatik olarak tespit eden ve sürekli olarak izleyen bir seyrüsefer teçhizatı
star
{f} -in yanına yıldız işareti koymak
star
yıldız koyarak işaret etmek
star
yıldıza ait
star
(Tıp) Yıldız şeklinde organ, yıldız, stella
star
yıldızla işaretli
star
önemli

Sami mağazada önemli bir yenileme başlattı. - Sami started a major innovation to the store.

Onu ne kadar çok teşvik ettiğim önemli değil, O, görev üzerinde çalışmaya başlamayı reddediyor. - No matter how much I prod her, she refuses to start working on the assignment.

star
{i} sin., tiy., müz. yıldız, star: She's become a movie s(Tarih) Sinema yıldızı oldu
star
başrolde göstermek
star
{f} (belirli bir filmin) yıldızı olmak: This film stars Charlie Chaplin. Bu filmin
star
{i} yıldız,yıldız
الإنجليزية - الإنجليزية
star
celestial body
Astro- is used to form words which refer to things relating to the stars or to outer space. astro-navigation. relating to the stars, the planets, or space
<span class="word-self">Astrospan>
A player on the team the "Houston Astros"

Jones became an Astro as the result of a pre-season trade.

<span class="word-self">Astrospan> Boy
The fictional humanoid robot who is the protagonist and title character of the series
<span class="word-self">Astrospan> Boy
A manga series by Osamu Tezuka, and its derivatives, about a humanoid robot named Astro Boy
<span class="word-self">astrospan>
star, aster, celestial body
<span class="word-self">Astrospan>
The team The Houston Astros
<span class="word-self">astrospan>
Star hippo Horse
<span class="word-self">astrospan>
a satelite tv in malaysia which has "something for everyone" whereby consumers may view channels such as star world, mtv and hbo for their viewing plasure
<span class="word-self">astrospan>
defensive bidding method over opponents' notrump openings that emphasizes showing two-suiters (two diamonds = spades and another suit; two clubs = hearts and a minor suit)
<span class="word-self">astrospan>
The combining form of the Greek word 'a`stron, meaning star
التركية - الإنجليزية

تعريف astro- في التركية الإنجليزية القاموس.

<span class="word-self">astrospan>-not
astro-notes
astro-
المفضلات