Sanırım Tom'un yarın burada olmayacağını varsaymak güvenlidir.
- I think it's safe to assume Tom won't be here tomorrow.
Tatoeba külliyatındaki tüm cümleleri, dil eğitimi için doğru ve uygun saymak tehlikelidir.
- It's dangerous to assume that all of the sentences in the Tatoeba Corpus are correct and suitable for language study.
Sanırım Tom yardım etmek için burada.
- I assume Tom is here to help.
İstediğimiz her şeyi satın almak için yeterli paramız olmadığını varsaymalısın.
- You should assume that we won't have enough money to buy everything we want.
Tom Mary'nin faturalarını zamanında ödeyeceğini varsaydı.
- Tom assumed that Mary would pay her bills on time.
İstediğimiz her şeyi satın almak için yeterli paramız olmadığını varsaymalısın.
- You should assume that we won't have enough money to buy everything we want.
Tom takma bir isim altında seyahat etti.
- Tom traveled under an assumed name.
Sanırım bana Tom hakkında soru sormak için buradasın.
- I assume you're here to ask me about Tom.
That would be the assumable outcome.