asla!

listen to the pronunciation of asla!
التركية - الإنجليزية
never

He left Japan never to come back. - O asla geri dönmemek üzere Japonya'dan ayrıldı.

Mary decided never to see him any more. - Mary artık onu asla görmemeye karar verdi.

by no means

Tom is by no means unintelligent. He is just lazy. - Tom asla aptal değildir, O sadece tembeldir.

The result was by no means satisfactory. - Sonuç asla tatmin edici değildi.

ever

Tom doesn't want to ever leave Boston. - Tom asla Boston'u terk etmek istemiyor.

I never want to see you here ever again! - Ben bir daha seni burada asla görmek istemiyorum.

not a bit
not by a fraction
in no way
far from
on no account
never, in no way, not for the world, in no circumstances, under no circumstances, on no condition; no way!
(Argo) when pigs fly
not one iota
(Latin) nunquam
never more
not once

I've never seen such a thing in my life, not once! - Ben, hayatımda böyle bir şeyi asla görmedim, bir kez değil!

at all

Tom doesn't want to see Mary at all. - Tom Mary'yi asla görmek istemiyor.

You are not at all wrong. - Asla hatalı değilsin.

(deyim) not a bit of it!
in the least

I am not in the least interested in such a thing. - Böyle bir şeyle asla ilgilenmiyorum.

Snakes are animals I don't like in the least. - Yılanlar asla sevmediğim hayvanlardır.

e'er
none
no such thing
means

Astronomy is by no means a new science. - Astronomi asla yeni bir bilim değildir.

Tom is by no means unintelligent. He is just lazy. - Tom asla aptal değildir, O sadece tembeldir.

not by a long sight
(deyim) till the cows come home
on no consideration
(deyim) when hell freezes over
nothing

Tom said that nothing like that would ever happen again. - Tom öyle bir şeyin bir daha asla olmayacağını söyledi.

Nothing will ever change. - Hiçbir şey asla değişmeyecek.

not a whit
under no circumstances
noways
nevermore
no whit
on no condition
no way

There's no way she'll ever marry Sato. - Sato ile asla evlenmez.

never never
to never
never again
nowise
not an iota
ne'er
in no wise
not at all

You are not at all wrong. - Asla hatalı değilsin.

never, by no means
nothing doing
nohow
by no manner of means
nuts! [sl.]
not

Tom said that nothing like that would ever happen again. - Tom öyle bir şeyin bir daha asla olmayacağını söyledi.

Everyone is hoping nothing bad will ever happen in Japan. - Herkes Japonya'da artık kötü bir şey asla olmayacağını umuyor.

iota
{ü} nuts
whit

I never wear white socks. - Ben asla beyaz çorap giymem.

neer
التركية - التركية
(Osmanlı Dönemi) Hiçbir zaman
Hiçbir zaman, hiçbir biçimde: "Dünyada her şeyle alay edilir şaka yapılır, ama şiirle asla!"- S. F. Abasıyanık
(Osmanlı Dönemi) olması imkânsız
Hiçbir zaman, hiçbir biçimde
asla!
المفضلات