Believe it or not, I can actually draw.
- İster inanın ister inanmayın, ben aslında resim çizebilirim.
I'm saying For the sake of Earth's environment, but actually it's For the sake of the people living on Earth.
- Dünyanın çevresinin iyiliği için söylüyorum, ama aslında o Dünya üzerinde yaşayan insanların iyiliği için.
I like the original better than the remix.
- Aslını remiksten daha çok seviyorum.
I think we need a lot more than I originally thought.
- Sanıyorum aslında düşündüğümden çok daha fazlasına ihtiyacımız var.
All animals, except man, know that the principal business of life is to enjoy it.
- Bütün hayvanlar, insanın dışında, yaşamın asıl işinin ondan zevk almak olduğunu biliyor.
What's your main reason for studying French?
- Fransızca öğrenmek için asıl nedenin nedir?
No matter what your main purpose is in reading, books should never fail to provide contentment and satisfaction.
- Okumaktan asıl maksadın ne olursa olsun, kitaplar sana her zaman memnuniyet ve tatminkârlık duygusu verecektir.
Ali learnt the Persian language to be able to read the The Mathnawi of Jalaluddin Rumi in original text.
- Ali, Mevlana'nın Mesnevisini asıl metninden okuyabilmek için Farsça öğrendi.
The Normans abandoned their original language.
- Normanlar asıl dillerini bıraktılar.
Tom majored in literature at the university.
- Tom üniversitede edebiyatı asıl branş olarak aldı.
Tom is majoring in architecture.
- Tom mimariyi asıl branş olarak seçiyor.
People usually have two reasons for doing something: a good reason and the real reason.
- İnsanların bir şey yapmalarında genelde iki neden vardır: İyi bir neden ve asıl neden.
What's the real priority here?
- Buradaki asıl öncelik nedir?
This land was expropriated from its original owner decades ago.
- Bu arazi on yıllar önce asıl sahibinden kamulaştırılmıştır.
The Normans abandoned their original language.
- Normanlar asıl dillerini bıraktılar.
All of your accusations are without foundation. She's innocent and we're going to prove it.
- Suçlamalarınızın hepsi asılsız. O masum ve biz bunu kanıtlayacağız.
I'm sure Tom will be able to get to the bottom of it.
- Tom'un bunun asıl sebebini bulabileceğinden eminim.
Your plan sounds good, but the bottom line is: will it bring us more business?
- Planın iyi görünüyor fakat asıl önemli olan şu: bize daha çok iş getirir mi?
Some countries use ordinal numbers to count millennia, whereas others count them using cardinal numbers.
- Bazı ülkeler bin yıllık dönemi saymak için sıra numaralarını kullanırken, diğerleri asıl sayıları kullanarak sayarlar.
What are Tom's true intentions?
- Tom'un asıl niyeti ne?
The true killer responsible for her murder is you!
- Onun cinayetinden sorunlu asıl katil sensin!
If that is the real aim, naturally I would not know about that.
- Asıl amaç buysa bilmem tabii.