as much

listen to the pronunciation of as much
الإنجليزية - التركية
aynı miktarda
kadar

Ben elimden geldiği kadar yardımcı olacağım. - I will help as much as I can.

Birkaç şey bize müzik kadar çok zevk verir. - Few things give us as much pleasure as music.

(Fiili Deyim ) öyle
as much as
olduğu kadar

Mümkün olduğu kadar tünellerden kaçınmaya çalışacağım. - I will try to avoid tunnels as much as possible.

Bir yabancı dili öğrenmek istiyorsan mümkün olduğu kadar çok çalışmalısın. - If you want to master a foreign language, you must study as much as possible.

as much as
olabildiği kadar
as much as
aynı miktarda
as much as
kadar

O, benim kazandığımın üç katı kadar çok kazanıyor. - He earns three times as much as I do.

Erkek kardeşim benim yediğimin iki katı kadar yemek yiyor. - My brother eats twice as much as I do.

as much as
kadar çok

Mary'nin onu sevdiği kadar çok Tom Mary'yi sevmiyordu. - Tom didn't love Mary as much as she loved him.

Onun Tom'a güvendiği kadar çok Tom Mary'ye güvenmiyor. - Tom didn't trust Mary as much as she trusted him.

as much of
kadar bir
as much as
aynı
as much as
bile
الإنجليزية - الإنجليزية
to the same extent; up to the desired amount
as much as
to the same extent; up to the desired amount
as much

    التركية النطق

    äz mʌç

    النطق

    /ˈaz ˈməʧ/ /ˈæz ˈmʌʧ/

    رصف المشتركة

    as much as

    فيديوهات

    ... the difference in death rates is much smaller than the difference in fertility rates.  So ...
    ... so much that we do. ...
المفضلات