as much

listen to the pronunciation of as much
الإنجليزية - التركية
aynı miktarda
kadar

Mutluluğun yüzde 90 kadarı tutum, yaşam kontrolü ve ilişkiler gibi unsurlardan geliyor. - As much as 90 percent of happiness comes from elements such as attitude, life control and relationships.

Erkek kardeşim benim yediğimin iki katı kadar yemek yiyor. - My brother eats twice as much as I do.

(Fiili Deyim ) öyle
as much as
olduğu kadar

Onları ziyaret etmeden önce, kültürleri hakkında mümkün olduğu kadar çok bilgi sahibi olduk. - We learned as much as possible about their culture before visiting them.

Çin'e gidersem, bu mümkün olduğu kadar çok Çince konuşmak amacıyla olurdu. - If I go to China, it would be for the purpose of speaking Chinese as much as possible.

as much as
olabildiği kadar
as much as
aynı miktarda
as much as
kadar

Haber onu, beni şaşırttığı kadar, çok şaşırttı. - The news surprised him as much as it did me.

O, benim kazandığımın üç katı kadar çok kazanıyor. - He earns three times as much as I do.

as much as
kadar çok

Tom onun senin satmaya çalıştığın o zımbırtıya 300 dolar kadar çok harcamaya istekli olduğunu söylüyor. - Tom says he's willing to spend as much as $300 on that gizmo you're trying to sell.

O, benim kazandığımın üç katı kadar çok kazanıyor. - He earns three times as much as I do.

as much of
kadar bir
as much as
aynı
as much as
bile
الإنجليزية - الإنجليزية
to the same extent; up to the desired amount
as much as
to the same extent; up to the desired amount
as much

    التركية النطق

    äz mʌç

    النطق

    /ˈaz ˈməʧ/ /ˈæz ˈmʌʧ/

    رصف المشتركة

    as much as

    فيديوهات

    ... >>Kevin Allocca: And over -- >>Taylor Swift: That's so much questions. ...
    ... much matters to us ...
المفضلات