Hayvanları seviyorum, mesela kediler ver köpekleri.
- I like animals, for example, cats and dogs.
Mesela, İngilizceyi seviyor musun?
- For example, do you like English?
Ortak çok şeyimiz var: örneğin hobilerimiz, eğitim durumu.
- We have many things in common: hobbies, educational backgrounds, for instance.
Örneğin Orta Doğu'nun Orta Amerika'dan daha önemli olduğunu sana düşündürten şey ne?
- What makes you think the Middle East is more important than Mesoamerica, for instance?
Mesela, İngilizceyi seviyor musun?
- For example, do you like English?
Mesela, bu bir kalem.
- For example, this is a pen.
Jack çamı kozalakları, örneğin, büyük bir ısıya maruz kalıncaya kadar tohumlarını bırakmak için kolayca açılmazlar.
- The cones of the jack pine, for example, do not readily open to release their seeds until they have been subjected to great heat.
Japonya güzel şehirlerle doludur. Kyoto ve Nara, örneğin.
- Japan is full of beautiful cities. Kyoto and Nara, for example.
Bir Fransız, mesela, bir Rus şakasına gülmekte zorlanır.
- A Frenchman, for instance, might find it hard to laugh at a Russian joke.
Bir Fransız, mesela, bir Rus şakasına gülmekte zorlanır.
- A Frenchman, for instance, might find it hard to laugh at a Russian joke.
Many types of cheese exist, for example Gouda and Cheddar.
... Take Search for example. ...
... oil production. What I'm not for is us ignoring the other half of the equation. So, for example, ...