Hayat kesin bir bilim değildir, bir sanattır.
- Life is not an exact science, it is an art.
Sanat herkes tarafından sevilir.
- Art is loved by everybody.
Mary temiz kalpli bir öğrencidir.
- Mary is an ingenuous student.
Din çok bireyseldir. Neredeyse herkesin gerçekten kendi dini vardır. Dindeki bütünlük bir kurnazlıktır.
- Religion is very personal. Practically everyone has really his own religion. Collectivity in religion is an artifice.
Cornelius Gurlitt Naziler tarafından çalınan 1400 sanat eserini dairesinde saklamıştı.
- Cornelius Gurlitt had hidden 1400 works of art stolen by the Nazis in his apartment.
Onun bahçesi bir sanat eseridir.
- His garden is a work of art.
O, resim sanatını mükemmelliğe taşıdı.
- He brought the art of painting to perfection.
Ben resim yapamam ama kız kardeşim büyük bir sanatçıdır.
- I can't draw, but my sister is a great artist.
Okulda güzel sanatlar okuyor.
- She is studying fine art at school.
Güzel Sanatlar Sarayı nerede?
- Where is the Palace of Fine Arts?
Tom Mary'e, eski bir gazete makalesi gösterdi.
- Tom showed Mary an old newspaper article.
Kabuki eski bir Japon sanatıdır.
- Kabuki is an old Japanese art.
Sihirbazlık, batıl itikadı paraya çevirme sanatıdır.
- Magic is the art of changing superstition into money.
Müzik ve sanat, yaşam zevkine çok büyük ölçüde katkıda bulunabilirler.
- Music and art can greatly contribute to the enjoyment of life.
Japonya'daki en büyük sanatçılardan biridir.
- He is one of the greatest artists in Japan.
Bahçenin sanatsal güzelliği gerçekten şaşırtıcı.
- The artistic beauty of the garden is truly amazing.
Beyninizin sol tarafını çok kullanıyorsunuz. Daha sanatsal olabilmek için beyninizin sağ tarafını kullanmaya çalışın.
- You live in your left brain too much. Try to use your right brain to be more artistic.
Kesinlikle sanatsal becerilerim yok.
- I have absolutely no artistic skills.
Mary saf bir öğrencidir.
- Mary is an ingenuous student.
This pendant has artless charm.
A physician was immediately sent for; but on the first moment of beholding the corpse, he declared that Elvira's recovery was beyond the power of art.
There is a debate as to whether graffiti is art or vandalism.
The auction ends Monday.
- Açık artırma pazartesi sona eriyor.
This may end up being somebody else's problem.
- Bu belki artık bir başkasının sorunu olmayabilir.
Food prices have surged.
- Gıda fiyatları arttı.
The Great Depression triggered a great surge in crime.
- Büyük Buhran, suçta büyük bir artışa neden oldu.
The company's profits soared.
- Şirketin kazancı arttı.
Travel agencies' profits soared.
- Seyahat acentalarının gelirleri arttı.
Recently, the increasing diversity of computer use has extended far beyond the realms of the office.
- Son zamanlarda, bilgisayar kullanımında artan çeşitlilik, ofis alanlarının çok ötesine uzandı.
This town is increasing in population.
- Bu kasabanın nüfusu artıyor.