arousing doubt; questionable; open to suspicion

listen to the pronunciation of arousing doubt; questionable; open to suspicion
الإنجليزية - التركية

تعريف arousing doubt; questionable; open to suspicion في الإنجليزية التركية القاموس.

dubious
{s} şüpheli

Tom şüpheli bir üne sahip. - Tom has a dubious reputation.

Şüpheli varsayımlar yapmayalım. - Let's not make dubious assumptions.

dubious
dubious transaction şüpheli pazarlık
dubious
müphem
dubious
su götürür
dubious
kesin olmayan
dubious
güvenilmez
dubious
kararsız
dubious
kuşku ve kararsızlık uyandırıcı
dubious
kuşkulu
dubious
(sıfat) belirsiz, şüpheli, kararsız, şüpheci
dubious
dubiousness şüphe
dubious
dubious battle sonucu şüpheli savaş
dubious
{s} şüpheci
dubious
belirsizlik
dubious
sonucu şüpheli
dubious
belirsiz müphem
الإنجليزية - الإنجليزية
dubious
arousing doubt; questionable; open to suspicion
المفضلات