He's a genuine aristocrat.
- O gerçek bir aristokrat.
His aristocratic manners amaze me.
- Onun aristokrat tavırları beni şaşırtıyor.
His aristocratic manners amaze me.
- Onun aristokrat tavırları beni şaşırtıyor.
Layla grew up in the aristocratic world.
- Leyla aristokrat dünyada büyüdü.