تعريف aralıkla في التركية الإنجليزية القاموس.
- intervals
- plural of interval
- Training in which short, fast "repeats" or "repetitions" often 200 to 800 meters, are alternated with slow "intervals" of jogging for recovery; usually based on a rigid format such as "six times 400 meters fast [these are the repeats] with 400-meter recovery jogs [the intervals]," interval training builds speed and endurance
- Training in which short, fast "repeats" or "repetitions" often 200 to 800 meters, are alternated with show "intervals" of jogging for recovery; usually based on a rigid format such as "six times 400 meters fast [these are the repeats] with 400-meter recovery jogs [the intervals]," interval training builds speed and endurance
- Speed workouts, usually run on a track, with distances and target paces decided before you run They typically consist of relatively short sprints of 220 yards to 1 mile interspersed with rest periods of slower running
- The relationship among pitches (e g C4 and E4 produce a Major 3rd)
- aralık
- space
- aralık
- gap
The gap between them has narrowed.
- Onlar arasındaki aralık daraldı.
- Aralık
- {i} December
There are 31 days in December.
- Aralıkta 31 gün vardır.
I was not yet born when a war between Japan and the U.S. broke out in December 1941.
- Japonya ve Amerika Birleşik Devletleri arasındaki bir savaşın patlak verdiği Aralık 1941'de henüz doğmamıştım.
- aralık
- interval
The volcano erupts at regular intervals.
- Volkan düzenli aralıklarla püskürür.
The meetings were held at intervals.
- Toplantılar belli aralıklarla gerçekleştirildi.
- aralık
- ajar
The door to the house was ajar.
- Evin kapısı aralıktı.
The door was left ajar.
- Kapı aralık bırakıldı.
- aralık
- {i} separation
- aralık
- (Bilgisayar) range from
- aralık
- parenthesis
- aralık
- {i} aperture
- aralık
- {i} time
- aralık
- {i} hiatus
- aralık
- hall
- aralık
- clearance
- aralık
- gauge
- aralık
- (Bilgisayar) kern at
- aralık
- (Mekanik) gate
- aralık
- backlash
- aralık
- differential
- aralık
- interregnum
- aralık
- (Denizbilim) slit
- aralık
- between
The gap between them has narrowed.
- Onlar arasındaki aralık daraldı.
I was not yet born when a war between Japan and the U.S. broke out in December 1941.
- Japonya ve Amerika Birleşik Devletleri arasındaki bir savaşın patlak verdiği Aralık 1941'de henüz doğmamıştım.
- aralık
- crack
Tom left the door open a crack.
- Tom kapıyı biraz aralık bıraktı.
- aralık
- separation; hiatus
- aralık
- remove
- aralık
- half-open
- aralık
- {i} rift
- aralık
- discontinuation
- aralık
- {i} break
- aralık
- intermission
- aralık
- spacing
- aralık
- interim
- aralık
- corridor
- aralık
- half open
- Aralık
- twelfth and final month of the Gregorian calendar
- aralık
- range
Even though Tom eats mostly junk food, he rarely gets sick and his BMI is in the normal range.
- Tom çoğunlukla abur cubur yese de, nadiren hastalanır ve Vücut Kitle İndeksi normal aralıktadır.
The human eye is blind to nearly the entire electromagnetic spectrum, except for the very narrow range of light that falls in what we call the visible range.
- İnsan gözü görülebilir aralık dediğimiz çok dar ışık aralığı hariç neredeyse tüm elektromanyetik spektrum için kördür,
- aralık
- discontinuanceation
- aralık
- band
- aralık
- Dec
I was not yet born when a war between Japan and the U.S. broke out in December 1941.
- Japonya ve Amerika Birleşik Devletleri arasındaki bir savaşın patlak verdiği Aralık 1941'de henüz doğmamıştım.
In December 1941, the United States was at war.
- Aralık 1941 yılında, Amerika Birleşik Devletleri savaştaydı.
- aralık
- space, opening, interval, gap
- aralık
- lacuna
- aralık
- toilet, Brit. water closet
- aralık
- interstice
- aralık
- corridor; passageway
- aralık
- time, interval, moment
- aralık
- ajar, half open
- aralık
- gap , interval
- aralık
- space, opening, interval, gap, aperture; interval, moment; corridor, passageway; (ay) December; ajar, half-open
- aralık
- aperture; time; daylight; gangway; rift
- aralık
- interspace
- aralık
- mus. interval
- aralık
- span
- aralık
- juncture
- aralık
- {i} gangway
- aralık
- tone
- aralık
- (Nükleer Bilimler) clearence
- aralık
- {i} daylight
- asgari aralıkla kalkış
- (Askeri) minimum interval takeoff