The name of Marco's car is 'Thunder Giant'.
- Marco'nun arabasının adı Thunder Gianttir.
In America cars drive on the right side of the road.
- Amerika'da arabalar yolun sağ tarafını kullanırlar.
I'm getting sick of the ride.
- Ben arabaya binmekten usanıyorum.
Walk or ride your bike instead of taking a car everywhere.
- Her yerde bir arabaya binmek yerine yürü ya da bisikletine bin.
Where are the luggage carts?
- Bagaj arabaları nerede?
The horse began to protest as soon as it was hitched to the cart.
- At arabaya bağlanır bağlanmaz protesto etmeye başladı.
Selling motorcars is my business.
- Arabalar satmak benim işim.
I was recently in an automobile accident.
- Yakın zamanda bir araba kazası geçirdim.
I was recently in an automobile accident.
- Geçenlerde bir araba kazası geçirdim.
I was recently in an automobile accident.
- Geçenlerde bir araba kazası geçirdim.
We are producing spare parts in an automobile factory.
- Bir araba fabrikasında yedek parça yapıyoruz.
He robbed the mail coach.
- O, posta arabasını soydu.
Keep distance from trucks and other vehicles when driving.
- Araba sürerken kamyonlardan ve diğer araçlardan uzak durun.
This vehicle eventually became a successful family car.
- Bu araç sonunda başarılı bir aile arabası oldu.
A car has one steering wheel.
- Bir arabanın bir direksiyon simidi vardır.
Jack explained to me how to change the wheel of the car.
- Jack arabanın tekerleğinin nasıl değiştirileceğini bana anlattı.
Does Tom still drive a station wagon?
- Tom hâlâ steyşın araba kullanıyor mu?
Felipe has two cars and one motorcycle.
- Felipe'nin iki arabası ve bir motosikleti var.
The motorcycle crashed into a car.
- Motosiklet bir arabaya çarptı.
Tom always keeps a set of jumper cables in the trunk of his car.
- Tom her zaman onun arabasındaki sandıkta bir set atlama kabloları saklar.
Is that your carriage?
- O senin at araban mı?
Every once in a while, a carriage passed by me.
- Arada bir yanımdan bir araba geçti.