araştırılma

listen to the pronunciation of araştırılma
التركية - الإنجليزية

تعريف araştırılma في التركية الإنجليزية القاموس.

araştır
{f} quest

The boy succeeded in his quest, guided by the spirit of a squirrel. - Bir sincap ruhu tarafından yönlendirilen çocuk araştırmasında başarılı olmuştu.

He went on a quest to find the point where the sky touches the Earth. - O, gökyüzünün dünyaya dokunduğu noktayı bulmak için uzun ve zorlu bir araştırmaya devam etti.

araştır
probing
araştır
(Bilgisayar) investigate

A committee has been set up to investigate the problem. - Sorunu araştırmak için bir komite kuruldu.

They are going to investigate the affair. - Onlar olayı araştıracak.

araştır
{f} research

The chief engineer did research hand in hand with his assistant. - Başmühendis, asistanı ile el ele araştırma yaptı.

This means you can reuse them freely for a textbook, for an application, for a research project, for anything! - Bu, onları bir ders kitabı için, bir uygulama için, bir araştırma projesi için, her şey için yeniden serbestçe kullanabileceğin anlamına gelir.

araştır
make a survey of
araştır
inquire

He says he will inquire into the matter. - Konuyu araştıracağını söylüyor.

araştır
{f} ferret
araştır
look into

Tom began to look into the problem as soon as Mary brought it to his attention. - Tom, Mary onun dikkatini çeker çekmez sorunu araştırmaya başladı.

Please look into this matter as soon as you can. - Lütfen yapabildiğiniz kadar kısa zamanda bu konuyu araştırın.

araştırılmak
investigation
araştır
probe
araştır
(Biyoloji) explore

The hunter explored the appearance of the sky. - Avcı gökyüzünün görünümünü araştırdı.

The geologists explored for oil on our farm. - Jeologlar çiftliğimizde petrol için araştırma yaptılar.

araştır
snoop
التركية - التركية
Araştırılmak işi
araştırılmak
Araştırma yapılmak, gözden geçirilmek: "İşte bu nokta araştırılmak ister."- H. R. Gürpınar
araştırılmak
Araştırma yapılmak, gözden geçirilmek