Bu bir yasadır, bu yüzden herkese uygulanır.
- This is a law, so it applies to everybody.
Bebeğiniz pişiklere eğilimli ise, bebeğinizin altını temizledikten sonra bebek bezi kremi, toz veya vazelin uygulamak isteyebilirsiniz.
- If your baby is prone to rashes, you may want to apply diaper cream, powder, or petroleum jelly after cleaning your baby's bottom.
Bir vize için başvurmak istiyorum.
- I'd like to apply for a visa.
İki dilli gençler başvurmak için teşvik edilmektedir.
- Bilingual teenagers are encouraged to apply.
Bu iş için başvuruda bulunmak size kalmış.
- It is up to you to apply for the job.
Bu kural birinci sınıf öğrencilerine uygulanmaz.
- This rule doesn't apply to first-year students.
Eğer sistem istikrarlı değilse, son değer teoremi uygulanmaz.
- The final value theorem does not apply if the system is not stable.
Many of them don't know it, but almost a third of the inmates are eligible to apply for parole or work-release programs.
I applied myself to him for help.
... applies how you're feeling to something completely different but connects it. ...
... really get at that problem. The first is, this only applies to the 50 or so largest ...