Tom öğünler arasında yemek yemez.
- Tom doesn't eat between meals.
Biz genellikle bir öğünden sonra çay içeriz.
- We generally drink tea after a meal.
Acele bir yemek yedik ve hemen ayrıldık.
- We ate a hasty meal and left immediately.
Aşırı çalışma ve yetersiz yemeklerden dolayı, o hastalandı.
- What with overwork and poor meals, she fell ill.