الإنجليزية - التركية
تعريف any meal you eat in the middle of the day can be referred to as dinner في الإنجليزية التركية القاموس.
- dinner
- {i} akşam yemeği
Annem, akşam yemeğini pişirmekle meşgul.
-Mother is busy cooking the dinner.
Babam genellikle akşam yemeğinden sonra televizyon izler.
-My father usually watches television after dinner.
- dinner
- {i} günün esas yemeği
- dinner
- dinner bell yemek zili veya çanı
- dinner
- dinner jacket smokin dinner pail sefertası dinner party ziyafet
- dinner
- yemekli toplantı
- dinner
- iş yemeği
- dinner
- nahar
- dinner
- (bazen) günorta yemeği
- dinner
- {i} yemek
Biz iki Amerikalı erkek ve iki Alman bayanla akşam yemeği yemek için çıktık.
-We went out to dinner with two American men and two German ladies.
İş yapılır yapılmaz, genellikle beş buçuk civarında, akşam yemeği yemek için eve gelirim.
-Once the work is done, usually around half past five, I come home to have dinner.
- dinner
- {i} ziyafet
Tom ve Mary pazartesi akşamı bir ziyafet veriyor.
-Tom and Mary are having a dinner party Monday evening.
Biftek ziyafetinden memnun oldum.
-I was satisfied with the steak dinner.
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف any meal you eat in the middle of the day can be referred to as dinner في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- dinner
any meal you eat in the middle of the day can be referred to as dinner
الواصلة
a·ny meal you eat in the mid·dle of the Day Can be re·ferred to as din·nerالتركية النطق
eni mil yu it în dhi mîdıl ıv dhi dey kın bi rıfırd tı äz dînırالنطق
/ˈenē ˈmēl ˈyo͞o ˈēt ən ᴛʜē ˈmədəl əv ᴛʜē ˈdā kən bē rəˈfərd tə ˈaz ˈdənər/ /ˈɛniː ˈmiːl ˈjuː ˈiːt ɪn ðiː ˈmɪdəl əv ðiː ˈdeɪ kən biː rəˈfɜrd tə ˈæz ˈdɪnɜr/
Resimler
المفضلات