Washington'daki atmosfer çok gergin oldu.
- The atmosphere in Washington became very tense.
Bu restorandaki atmosfer hoş.
- The atmosphere in this restaurant is nice.
Bu odada garip bir atmosfer ziyaretçiyi çevreliyor.
- A strange atmosphere surrounds the visitor in this room.
Otelin ev gibi havası var.
- The hotel has a homey atmosphere.
Atmosferde ne kadar yüksekte seyahat edersen o kadar az hava vardır.
- The higher in the atmosphere you travel, the less air there is.
Ortam rahatsız ediciydi.
- The atmosphere was uncomfortable.
Jane'in söylediği ortamı daha az gerdi.
- What Jane said made the atmosphere less tense.