any frozen volatile chemical, such as ammonia or carbon dioxide

الإنجليزية - التركية

تعريف any frozen volatile chemical, such as ammonia or carbon dioxide في الإنجليزية التركية القاموس.

المصطلحات ذات الصلة

ice

buz

Onun elleri buz kadar soğuktu. - Her hands were as cold as ice.

Buz erirse, sıvı olur. - When ice melts, it becomes liquid.

ice

donmak

ice

{f} buzlanmak

ice

{f} dondurmak

ice

(kek/vb.) üzerini şekerle kaplamak

ice

{f} dondur

Çok fazla dondurma ve spagetti yememelisin. - You must not eat too much ice-cream and spaghetti.

Ben çikolatalı dondurmayı severim! - I like chocolate ice cream!

ice

{f} buzda soğutmak

ice

pasta üzerine şekerli krema sürmek

ice

{i} değerli taş

ice

{i} buzlu şerbetten yapılan tatlı

ice

{f} buzla kaplamak

ice

{i} pırlanta

ice

buza benzer şey

ice

{f} üzerine krema sürmek. 5

ice

{i} dondurma

Çok fazla dondurma ve spagetti yememelisin. - You must not eat too much ice-cream and spaghetti.

Aman Tanrım, bu dondurma gerçekten çok iyi! - Damn, this ice cream is really good!

ice

ice ax dağcıların kullandı

ice

{f} (over/up) buzlanmak

ice

{f} öldürmek

الإنجليزية - الإنجليزية

تعريف any frozen volatile chemical, such as ammonia or carbon dioxide في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.

ice

الواصلة

a·ny fro·zen vol·a·tile chemical, such as am·mo·nia or car·bon di·ox·ide