Tom sonuçları analiz etti.
- Tom analysed the results.
Sonuçları analiz etti.
- She analysed the results.
Öğrenciler kitaptan bir alıntıyı analiz etmek zorundalar.
- The students have to analyze an excerpt from the book.
Verileri analiz etmek çok zaman aldı.
- It took a great deal of time to analyze the data.
Mary sonuçları analiz etti.
- Mary has analyzed the results.
Onu analiz etmek zorundayız.
- We have to analyze that.