It took a great deal of time to analyze the data.
- Verileri analiz etmek çok zaman aldı.
The students have to analyze an excerpt from the book.
- Öğrenciler kitaptan bir alıntıyı analiz etmek zorundalar.
She maintains that her analysis is correct.
- O, analizinin doğru olduğuna ısrar ediyor.
In the last analysis, methods don't educate children; people do.
- Son analizlerde, metotlar çocukları eğitmezler; insanlar eğitir.
The authors would like to thank Dr. Jackson for his statistical analyses.
- Yazarlar, istatistiksel analizleri için Dr Jackson'a teşekkür etmek istiyorlar.
The authors would like to thank Dr. Jackson for his statistical analyses.
- Yazarlar, istatistiksel analizleri için Dr Jackson'a teşekkür etmek istiyorlar.
The mandatory character of schooling is rarely analyzed in the multitude of works dedicated to the study of the various ways to develop within children the desire to learn.
- Eğitimin zorunlu karakteri çocukların içinde öğrenme arzusu geliştirmek için çeşitli şekillerde çalışmaya adanmış işlerin çokluğunda nadiren analiz edilir.
The aviation expert analyzed the statistics in detail.
- Havacılık uzmanı, istatistikleri ayrıntılı olarak analiz etti.
Tom analysed the results.
- Tom sonuçları analiz etti.
She analysed the results.
- Sonuçları analiz etti.