an unreasonable interference with the use or enjoyment of real property

listen to the pronunciation of an unreasonable interference with the use or enjoyment of real property
الإنجليزية - التركية

تعريف an unreasonable interference with the use or enjoyment of real property في الإنجليزية التركية القاموس.

nuisance
sıkıntı

Ben bir sıkıntı olmaktan nefret ederim. - I hate to be a nuisance.

Tom gerçek bir sıkıntı. - Tom is a real nuisance.

nuisance
karın ağrısı
nuisance
baş ağrısı
nuisance
(Kanun) ızrar etme
nuisance
(Kanun) rahatsız etme
nuisance
(Ticaret) başkalarına verilen zarar
nuisance
baş belası

Suçiçeği, çocuklar için kaşıntılı bir baş belasıdır. - Chicken pox is an itchy nuisance for kids.

Telefon bir baş belası olabilir. - The telephone can be a nuisance.

nuisance
sıkıntı veren şey/kimse
nuisance
(hukuk) başkalarına zarar veya sıkıntı veren şey
nuisance
sıkıntı, dert, bela
nuisance
{i} sıkıcı tip
nuisance
public nuisance umumun rahatını bozan şey
nuisance
{i} rahatsızlık
nuisance
nuisance tax çok ufak tutarlar halinde toplandığından dolayı sıkıcı olan vergi
nuisance
(isim) sıkıntı, dert, belâ, baş belâsı, sıkıcı tip, rahatsızlık
nuisance
sıkıcı şey veya kimse
nuisance
{i} belâ

Telefon bir baş belası olabilir. - The telephone can be a nuisance.

Suçiçeği, çocuklar için kaşıntılı bir baş belasıdır. - Chicken pox is an itchy nuisance for kids.

nuisance
başkalarına zarar veya sıkıntı veren şey
الإنجليزية - الإنجليزية
nuisance
an unreasonable interference with the use or enjoyment of real property

    الواصلة

    an un·rea·son·a·ble in·ter·fer·ence with the use or en·joy·ment of re·al prop·er·ty

    التركية النطق

    ın ınriznıbıl întırfîrıns wîdh dhi yus ır encoymınt ıv ril präpırti

    النطق

    /ən ənˈrēznəbəl ˌəntərˈfərəns wəᴛʜ ᴛʜē ˈyo͞os ər enˈʤoimənt əv ˈrēl ˈpräpərtē/ /ən ənˈriːznəbəl ˌɪntɜrˈfɪrəns wɪð ðiː ˈjuːs ɜr ɛnˈʤɔɪmənt əv ˈriːl ˈprɑːpɜrtiː/
المفضلات