an oyster which has been bedded, in distinction from one of natural growth

listen to the pronunciation of an oyster which has been bedded, in distinction from one of natural growth
الإنجليزية - التركية

تعريف an oyster which has been bedded, in distinction from one of natural growth في الإنجليزية التركية القاموس.

plant
{f} dikmek (bitki)
plant
bitkilendirmek
plant
(Tıp) plant
plant
yerleştirmek (bomba vb)
plant
(çalınan ya da yasak bir şeyi) kiminse üzerine saklayıp onu suçlu göstermek
plant
demirhane
plant
{i} bitki

Zehirli bitkilerden uzak durmalıyız. - We should keep away from the poisonous plants.

Yağmur ormanlarının, dünya yüzeyinin sadece yüzde ikisini kaplamasına rağmen; vahşi bitki, hayvan ve bitki türlerinin yarısından fazlası orada yaşar. - Although rainforests make up only two percent of the earth's surface, over half the world's wild plant, animal and insect species live there.

plant
Casus

The new guy turned out to be a plant.

plant
Bir tesisiste üretilip, paketlenmiş (plant mılk)
plant
{i} argo hile, oyun, tuzak
plant
{i} bitki, ot
plant
(isim) bitki, dikme, tesis, işletme, fabrika, malzemeler, demirbaş, dolandırıcılık, hile, ihbarcı, fidan
plant
atelye
plant
{f} ekmek

Öncelikle bütün bu tohumları ekmek zorundayız. - First of all, we have to plant all these seeds.

Nisan ayı sebze tohumlarınızın çoğunu ekmek için en iyi zamandır. - April is the best time to plant most of your vegetable seeds.

plant
{i} fabrika

Ham petrol bu fabrikada arıtılır. - Crude oil is refined at this plant.

Valentina sekiz yaşındayken 1945 yılında okula başladı. O, 1953 yılında bir tekstil fabrikasında çalışmaya başlamak için okulu bıraktı. - Valentina started school in 1945 when she was eight years old. She left school to begin working in a textile plant in 1953.

plant
{i} seyircilerin arasında oturup rol yapan
plant
hile oyun
plant
{i} teçhizat
plant
(fiil) dikmek, ekmek, koymak, yeşillendirmek, ağaçlandırmak, kurmak, dikmek (bitki), ağaç olmak, kök salmak, aşılamak (fikir), indirmek, yapıştırmak, çarpmak, vurmak, adam koymak, saklamak, gizlemek, yüklemek, yutturmak, bırakmak
الإنجليزية - الإنجليزية
plant
an oyster which has been bedded, in distinction from one of natural growth

    الواصلة

    an oys·ter which has been bedded, in dis·tinc·tion from one of na·tu·ral growth

    النطق

المفضلات