an organization that produces goods and services

listen to the pronunciation of an organization that produces goods and services
الإنجليزية - التركية

تعريف an organization that produces goods and services في الإنجليزية التركية القاموس.

firm
{s} sabit
firm
sert
firm
{s} sıkı

İpe sıkıca tutunarak karaya güvenli bir şekilde geldim. - Holding on to the rope firmly, I came safely to land.

O, dalı sıkıca tuttu. - He held on firmly to the branch.

firm
{i} şirket

Şirketin iflas edeceği hakkında dolaşan bir söylenti var. - There's a rumor in the air that the firm is going into bankruptcy.

Armonk, New York'ta bulunan IBM Şirketi dünyanın en büyük bilgisayar firmasıdır. - International Business Machines Corporation, based in Armonk, New York, is the world's largest computer firm.

firm
(Ticaret) işletme
firm
(Ticaret) kati mukavele
firm
kaymayan
firm
sarsılmaz
firm
değişmeyen
firm
dayanıklı
firm
{i} ekip
firm
{f} canlanmak (piyasa)
firm
sıkıca

Dudaklarını sıkıca birbirine bastırdı. - She pressed her lips firmly together.

O kolunu sıkıca kavradı. - He clutched her arm firmly.

firm
pek

İlk kez, onunla pek sıkı değildi. - The first time, she wasn't very firm with him.

firm
{f} pekiştirmek
firm
{s} metin
firm
firmly metanetle
firm
{f} pekişmek
firm
{s} kararlı

Anne kararlı bir şekilde Gilbert Blythe'ı asla affetmeyeceğim dedi. - I shall never forgive Gilbert Blythe, said Anne firmly.

firm
{s} kesin

Ben buna kesin bir biçimde karşıyım. - I am firmly opposed to this.

Ben işkenceye kesin olarak karşıyım. - I'm firmly opposed to corporal punishment.

الإنجليزية - الإنجليزية
firm
an organization that produces goods and services

    الواصلة

    an or·ga·ni·za·tion that produces goods and ser·vic·es

    التركية النطق

    ın ôrgınızeyşın dhıt prıdusız gûdz ınd sırvısız

    النطق

    /ən ˌôrgənəˈzāsʜən ᴛʜət prəˈdo͞osəz ˈgo͝odz ənd ˈsərvəsəz/ /ən ˌɔːrɡənəˈzeɪʃən ðət prəˈduːsəz ˈɡʊdz ənd ˈsɜrvəsəz/
المفضلات