an oppressive condition of physical or mental or social or economic distress

listen to the pronunciation of an oppressive condition of physical or mental or social or economic distress
الإنجليزية - التركية

تعريف an oppressive condition of physical or mental or social or economic distress في الإنجليزية التركية القاموس.

pressure
{i} baskı

Baskı altında daha iyi çalışırım. - I work better under pressure.

Vergi reformu için baskı artıyor. - The pressure for tax reform is growing.

pressure
basınç

Büyük basınç nedeniyle boru patladı. - The pipe burst due to great pressure.

Ebe doğum sırasında hiçbir ağrı olmadığını, sadece basınç olduğunu söylüyor. Bu gerçek mi? Evet! Sadece bir kasırga gibi hava hareketidir. - The midwife says that there's no pain during childbirth, only pressure. Is that true? Yes! Just like a tornado is a movement of air.

pressure
{i} basınç, tazyik: atmospheric pressure hava basıncı. high pressure yüksek basınç. low pressure alçak basınç
pressure
basınçlı

Basınçlı kabın içinde ne pişiriyorsun? - What are you cooking inside the pressure pot?

pressure
sıkıştırmak (bir kimseyi)
pressure
basış
pressure
baskı yapmak (birine)
pressure
sıkıntı

Büyük bir aileyi geçindirmenin sıkıntıları onunla arayı kapatmak için başlıyor. - The pressures of supporting a big family are beginning to catch up with him.

pressure
basma
pressure
sıkma
pressure
{i} sıkışma
pressure
{i} (manevi) baskı: work under
pressure
(fiil) basınç uygulamak, baskılamak, baskı yapmak, zorlamak
pressure
{i} darlık
pressure
manometre
pressure
{f} zorlamak

Seni zorlamak istemiyorum. - I don't want to pressure you.

pressure
{i} pres
pressure
pressure group hükümete tesir etmeye çalışan nüfuzlu grup
الإنجليزية - الإنجليزية
pressure
an oppressive condition of physical or mental or social or economic distress

    الواصلة

    an op·pres·sive con·di·tion of phys·i·cal or men·tal or so·cial or e·co·no·mic dis·tress

    التركية النطق

    ın ıpresîv kındîşın ıv fîzîkıl ır mentıl ır sōşıl ır ikınämîk dîstres

    النطق

    /ən əˈpresəv kənˈdəsʜən əv ˈfəzəkəl ər ˈmentəl ər ˈsōsʜəl ər ˌēkəˈnämək dəˈstres/ /ən əˈprɛsɪv kənˈdɪʃən əv ˈfɪzɪkəl ɜr ˈmɛntəl ɜr ˈsoʊʃəl ɜr ˌiːkəˈnɑːmɪk dɪˈstrɛs/
المفضلات