Babam bana halasının adını verdi.
- My father named me after his aunt.
Halası olduğunu düşündüğü kadın bir yabancıydı.
- The woman who he thought was his aunt was a stranger.
Teyzem bana yeni bir etek yaptı
- My aunt made a new skirt for me.
Teyzemin üç çocuğu var.
- My aunt has three children.
Babamın erkek kardeşinin karısı benim yengemdir.
- My father's brother's wife is my aunt.
Sami yengesiyle birlikte yaşıyordu.
- Sami lived with his aunt.