Onlar vagonları sürdü ve malzemeleri taşıdı.
- They drove wagons and carried supplies.
Yolcu vagonlarının yerini otomobiller aldı.
- Automobiles replaced carriages.
O, bir Japon otomobiline sahiptir.
- He has a Japanese car.
Yolcu vagonlarının yerini otomobiller aldı.
- Automobiles replaced carriages.
Onlar tren kabininden navlun çıkarıyorlar.
- They're taking the freight out of the train car.
Ailenizin bir Japon arabasına sahip olduğuna şaşırdım.
- I am surprised that your family has a Japanese car.
Dün gece arabam çalındı.
- My car was stolen last night.
The 11:10 to London was operated by a 4-car diesel multiple unit.