an individual length of such material

listen to the pronunciation of an individual length of such material
الإنجليزية - التركية

تعريف an individual length of such material في الإنجليزية التركية القاموس.

rope
{i} halat

Tom bana halatları gösterecek. - Tom is going to show me the ropes.

Tom eski halat köprüyü geçmeye çalışmanın mantıklı olmayacağına karar verdi. - Tom decided that it wouldn't be sensible to try to cross the old rope bridge.

rope
ip
rope
(Gıda) sünme
rope
{f} bağla

Tom ipi beline bağladı. - Tom tied the rope around his waist.

O, atın yükünü iple bağladı. - He fastened the horse's pack with a rope.

rope
{i} kement

Sana kementleri göstereceğim. - I'll show you the ropes.

rope
dili kandırmak
rope
{i} içeceğin yapışkan oluşumu
rope
rope in k
rope
(Tekstil) halat, ip, sicim
rope
ip gibi dizilmiş şey
rope
{i} hareket özgürlüğü
rope
(isim) sicim, kement, urgan, ipe dizilmiş şeyler, dizi, hareket serbestliği, hareket özgürlüğü, içeceğin yapışkan oluşumu, halat, ip, ipe çekme (idam)
rope
{i} ipe çekme (idam)
rope
ip,v.bağla: n.ip
rope
{f} halatla bağlamak
rope
{i} hareket serbestliği
rope
{i} dizi
rope
{f} iple bağlamak
rope
(fiil) bağlamak, halatla bağlamak, kementle yakalamak, ip ip olmak (sıvı)
الإنجليزية - الإنجليزية
rope

The swinging bridge is constructed of 40 logs and 30 ropes.

an individual length of such material

    الواصلة

    an in·di·vi·du·al length of such ma·te·ri·al

    التركية النطق

    ın îndıvîcıwıl lengkth ıv sʌç mıtîriıl

    النطق

    /ən ˌəndəˈvəʤəwəl ˈleɴɢkᴛʜ əv ˈsəʧ məˈtərēəl/ /ən ˌɪndəˈvɪʤəwəl ˈlɛŋkθ əv ˈsʌʧ məˈtɪriːəl/
المفضلات