Gerçek bir canlı sihirbazlık gösterisi izlemek ister misin?
- Do you wanna see a real live magic show?
Bu sihirbazlıktaki hileyi fark ettim.
- I was aware of the trick in this magic.
Büyücünün hileleri bizi şaşırttı.
- The magician's tricks surprised us.
Ona büyü yapacağım ve bir kurbağaya çevireceğim.
- I'll use magic on him and turn him into a frog.
Bir sihirbaz olmak istiyorum.
- I want to be a magician.
Keşke sihir kullanabilsem.
- I wish I could use magic.
Onu öpmek büyülü, unutulmaz bir andı.
- Kissing her was a magical, unforgettable moment.
Japon folklöründe, bakenekolar büyülü güçleri olan kedilerdir.
- In Japanese folklore, bakeneko are cats with magical powers.
Çocuk bir sürü sihirli numaralar biliyor.
- The boy knows many magic tricks.
Tom sihirli bir numara yaptı.
- Tom performed a magic trick.