an event that causes an interruption or a crisis

listen to the pronunciation of an event that causes an interruption or a crisis
الإنجليزية - التركية

تعريف an event that causes an interruption or a crisis في الإنجليزية التركية القاموس.

incident
{i} hadise
incident
{i} olay

İki olay arasında yıllar geçer. - Years intervene between the two incidents.

Olay gece yarısı gerçekleşti. - The incident took place at midnight.

incident
{i} olay, hadise, vaka
incident
{i} yük
incident
{i} perde [tiy.]
incident
{i} ayrıcalık
incident
(Bilgisayar) arıza
incident
(Askeri) ek durum
incident
tesadüf
incident
(Askeri) ani durum
incident
{s} to -e ait olan, -e özgü; ile beraber gelen
incident
bağlı

İki olay birbirine bağlı. - The two incidents are connected with each other.

incident
olması beklenen
incident
{i} özel durum
incident
{i} kaza

Başka kaza risklerini en aza indirgemek istiyorum. - I want to minimize the chances of another incident.

Kaza onun şöhretinde bir leke bıraktı. - The incident left a spot on his reputation.

incident
(sıfat) ayrıcalık getiren, yükleyen
incident
düşen
incident
(Askeri) (EXERCISE) ANA DURUM, ANİ DURUM (TATBİKAT): Bir tatbikatı idare eden karargah tarafından tatbikat esnasında ilham edilen ve tatbikat yaptırılan kuvvetlere veya tesislerine müessir olup, ilgili komutan veya karargah tarafından tedbir alınmasını gerektirecek mahiyette olan bir olay. Bak. "exercise incident"
الإنجليزية - الإنجليزية
incident
an event that causes an interruption or a crisis

    الواصلة

    an e·vent that causes an in·ter·rup·tion or a cri·sis

    التركية النطق

    ın ivent dhıt kôzîz ın întırʌpşın ır ı kraysıs

    النطق

    /ən ēˈvent ᴛʜət ˈkôzəz ən ˌəntərˈəpsʜən ər ə ˈkrīsəs/ /ən iːˈvɛnt ðət ˈkɔːzɪz ən ˌɪntɜrˈʌpʃən ɜr ə ˈkraɪsəs/
المفضلات