an enemy, individual enemy

listen to the pronunciation of an enemy, individual enemy
الإنجليزية - التركية

تعريف an enemy, individual enemy في الإنجليزية التركية القاموس.

here
burda

Sen burda bir öğrenci değil misin? - Aren't you a student here?

Afedersiniz ,Downing sokağına burdan nasıl ulaşırım? - Pardon me, how do I get to Downing Street from here?

here
bunda

Buyrun, bundan bir lokma deneyin. - Here, try a bite of this.

Bundan sonrası çorap söküğü gibi gelir. - It's all downhill from here.

here
(Bilgisayar) burayı

Guguk kuşları burayı ilkbaharda ziyaret ederler. - Cuckoos visit here in spring.

Hazine için orayı burayı kazdılar. - They dug here and there for treasure.

here
Here goes! işte başlıyorum
here
işte

İşte sizin için biraz haber. - Here's some news for you.

İşte onun yaşadığı ev. - Here's the house where he lived.

here
burada

Merhaba? Hâlâ burada mısın? - Hello? Are you still here?

Sonsuza dek burada kalamam. - I can't stay here forever.

here
buraya

Dün buraya koyduğum kitaba ne oldu? - What happened to the book I put here yesterday?

Arabanızı buraya park edemezsiniz. - You cannot park your car here.

here
hey

Hey, sen burada ne yapıyorsun? - Hey, what are you doing here?

Hey, lütfen bana burada yardım eder misin? - Hey, could you give me a hand over here, please?

here
geldin mi? işte! Look here
here
halihazIrda
here
z. burada; buraya; burası
here
bu dünyada
here
Ha
here
BurayaBaksana
here
here and there şurada burada
here
bu hayatta
here
şimdiki halde
الإنجليزية - الإنجليزية
here
an enemy, individual enemy
المفضلات