Sen benim gözlerim için bir ziyafetsin.
- You are a feast for my eyes.
Bu konuda gözlerine ziyafet çek.
- Feast your eyes on this.
Böyle bir şölen krallara yakışır!
- A feast like this is fit for a king!
Onun güzel sesi kulaklar için gerçek bir bayramdı.
- Her lovely voice was a real feast to the ears.
Hanuka bayramı sırasında dört taraflı dönen top ile oynamak gelenekseldir.
- During the feast of Hanukkah it is customary to play with a four sided dreidel.