O gerçek bir konak değil.
- It is not a real mansion.
Büyük bir konakta yaşamak istemiyorum.
- I don't want to live in a big mansion.
O, milyonlarca dolarlık bir köşkte yaşıyor.
- He lives in a multimillion-dollar mansion.
Kedi hırsız köşke çatıdan girmiş olmalı.
- The cat burglar must have entered the mansion from the roof.