an assumption on which rests the validity or effect of something else

listen to the pronunciation of an assumption on which rests the validity or effect of something else
الإنجليزية - التركية

تعريف an assumption on which rests the validity or effect of something else في الإنجليزية التركية القاموس.

condition
kondüsyon
condition
koşula bağlamak
condition
sağlık durumu
condition
şart

Kabul ediyorum, ama sadece tek bir şartla. - I accept, but only under one condition.

Gelişmiş yaşam şartlarına acil bir ihtiyaç var. - There is an urgent need for improved living conditions.

condition
alıştırmak
condition
koşul

O politikacı iç ve dış koşullarda deneyimlidir. - That politician is well versed in internal and external conditions.

Evet olması koşuluyla, bir kadına son sözü söyleyebilirsin. - You can have the last word with a woman, on the condition that it is yes.

condition
şartlandırmak
condition
{f} programlamak
condition
in good condition iyi durumda
condition
{i} mevki
condition
bozulmamış on condition that şartıout of conditio
condition
(İnşaat) durum, şart, koşul
condition
{i} medeni durum
condition
(fiil) koşullandırmak, şarta bağlamak, şart koşmak; belirlemek; alıştırmak, eğitmek; forma sokmak, programlamak, denemek; ikmale bırakmak
condition
{f} denemek
condition
(isim) koşul, şart, durum, hal, alem, kondisyon, form, mevki, kayıt, medeni durum, ikmal, bütünleme
condition
durum,v.şart koş: n.koşul
condition
{i} form

Bir atlet formda olmalıdır. - An athlete must keep in good condition.

الإنجليزية - الإنجليزية
condition
stipulation
precondition
an assumption on which rests the validity or effect of something else

    الواصلة

    an as·sump·tion on which rests the va·lid·i·ty or ef·fect of some·thing else

    التركية النطق

    ın ısʌmpşın ôn hwîç rests dhi vılîdıti ır ıfekt ıv sʌmthîng els

    النطق

    /ən əˈsəmpsʜən ˈôn ˈhwəʧ ˈrests ᴛʜē vəˈlədətē ər əˈfekt əv ˈsəmᴛʜəɴɢ ˈels/ /ən əˈsʌmpʃən ˈɔːn ˈhwɪʧ ˈrɛsts ðiː vəˈlɪdətiː ɜr əˈfɛkt əv ˈsʌmθɪŋ ˈɛls/
المفضلات