an associate you work with

listen to the pronunciation of an associate you work with
الإنجليزية - التركية

تعريف an associate you work with في الإنجليزية التركية القاموس.

co-worker
İş arkadaşı

Dan doğum günü için bir iş arkadaşından şanslı kedi heykelciği aldı. - Dan got a lucky cat figurine from a co-worker for his birthday.

O bir iş arkadaşını arabayla götürdü. - She gave a lift to a co-worker.

colleague
mesai arkadaşı
colleague
{i} iş arkadaşı

İkisi benim iş arkadaşımdır. - Both are my colleagues.

Git ve iş arkadaşımla konuş. - Go and speak to my colleague.

colleague
görevdaş
colleague
(Politika, Siyaset) siyasal olarak muadil
fellow worker
meslektaş
co-worker
meslektaş

Şirket politikası, farklı mevkilerdeki meslektaşları arkadaşlık etmekten men ediyor. - Company policy precludes fraternization between co-workers.

Sami, kadın meslektaşlarıyla dalga geçti. - Sami made fun of his female co-workers.

colleague
meslektaş

Meslektaşlarım beni çok sıcak karşıladı. - My colleagues welcomed me very warmly.

Meslektaşı yurtdışındaki birime tayin edildi. - His colleague was transferred to an overseas branch.

colleague
arkadaş

Git ve iş arkadaşımla konuş. - Go and speak to my colleague.

Onun özgün fikirleri daha tutucu arkadaşlarıyla başını defalarca belaya soktu. - His novel ideas are time and again getting him into trouble with his more conservative colleagues.

colleague
görevdeş
الإنجليزية - الإنجليزية
fellow worker
colleague
co-worker
an associate you work with

    الواصلة

    an as·so·ci·ate you work with

    التركية النطق

    ın ısōsiıt yu wırk wîdh

    النطق

    /ən əˈsōsēət ˈyo͞o ˈwərk wəᴛʜ/ /ən əˈsoʊsiːət ˈjuː ˈwɜrk wɪð/
المفضلات