an appliance that corrects dental irregularities

listen to the pronunciation of an appliance that corrects dental irregularities
الإنجليزية - التركية

تعريف an appliance that corrects dental irregularities في الإنجليزية التركية القاموس.

brace
(Bilgisayar) süslü ayraç
brace
dişlere takılan tel
brace
diş teli

O, diş teli taktığından beri neredeyse onun gülümsemesini görmedim. - Since she got her braces, I've hardly seen her smile.

Tom'un dişlerinde diş teli var. - Tom has braces on his teeth.

brace
bağ
brace
destek
brace
kuvvetlendirmek
brace
desteklemek
brace
(isim) bağ, kuşak
brace
{f} birbirine tutturmak, raptetmek
brace
(fiil) desteklemek, güçlendirmek; bağlamak; canlandırmak, neşelendirmek, zindeleştirmek
brace
{i} matkap kolu
brace
{i} iki

Ortodontist ona en az iki yıl süreyle pantolon askısına ihtiyacı olacağını söyledi. - The orthodontist told him he'd need braces for at least two years.

brace
{f} bağlamak
brace
tel

O, diş teli taktığından beri neredeyse onun gülümsemesini görmedim. - Since she got her braces, I've hardly seen her smile.

Kızımın diş telleri var. - My daughter has braces.

brace
kaşlı ayraç,v.o_d.destekle+o_h.hazırla: n.destek
brace
{f} sağlamlaştırmak, desteklemek
brace
{f} canlandırmak
brace
{f} güçlendirmek
brace
tıb destek
brace
(İnşaat) destek, payanda, kol, gergi
الإنجليزية - الإنجليزية
brace
braces
an appliance that corrects dental irregularities

    الواصلة

    an ap·pli·ance that corrects den·tal irregularities

    التركية النطق

    ın ıplayıns dhıt kırekts dentıl îregyılerıtiz

    النطق

    /ən əˈplīəns ᴛʜət kərˈekts ˈdentəl əregyəˈlerətēz/ /ən əˈplaɪəns ðət kɜrˈɛkts ˈdɛntəl ɪrɛɡjəˈlɛrətiːz/
المفضلات