Onlar düşmanı pusuya düşürdü.
- They ambushed the enemy.
O bir pusuda yakalandı.
- He was caught in an ambush.
O ekmek bayatlamaya başladı.
- That bread has started to go stale.
Bu patlamış mısırların tadı bayat. Ne zaman yapıldıklarını merak ediyorum.
- This popcorn tastes stale. I wonder when it was popped.
Tom bir polisi pusuya düşürdü ve onu bir baltayla öldürdü.
- Tom ambushed a policeman and killed him with an ax.
Sami ve arkadaşları, Ferit'in çetesini pusuya düşürdüler.
- Sami and his friends ambushed Farid's gang.
They laid in wait for the patrol.