an acquaintance that you go to school with

listen to the pronunciation of an acquaintance that you go to school with
الإنجليزية - التركية

تعريف an acquaintance that you go to school with في الإنجليزية التركية القاموس.

classmate
sınıf arkadaşı

İstasyona giderken eski bir sınıf arkadaşıma rastladım. - I ran into an old classmate of mine on my way to the station.

O, sınıf arkadaşı ile evlendi. - She married her classmate.

schoolmate
okul arkadaşı
classmate
sınıf arkadaş

İstasyona giderken eski bir sınıf arkadaşıma rastladım. - I ran into an old classmate of mine on my way to the station.

Üniversiteye ilk girdiğimde beni en çok şaşırtan şey sınıf arkadaşlarımdan çok azının verimli çalışmayı nasıl bildikleriydi. - What surprised me most when I first entered college was how few of my classmates knew how to study efficiently.

classmate
(isim) sınıf arkadaşı
schoolmate
okul arkadaş

Mary okul arkadaşlarının en tembelidir. - Mary's the laziest of her schoolmates.

schoolmate
{i} okuldan arkadaş
schoolmate
okul arkadaşu
الإنجليزية - الإنجليزية
class fellow
schoolmate
classmate
an acquaintance that you go to school with

    الواصلة

    an ac·quaint·ance that you go to school with

    التركية النطق

    ın ıkweyntıns dhıt yu gō tı skul wîdh

    النطق

    /ən əˈkwāntəns ᴛʜət ˈyo͞o ˈgō tə ˈsko͞ol wəᴛʜ/ /ən əˈkweɪntəns ðət ˈjuː ˈɡoʊ tə ˈskuːl wɪð/
المفضلات