Ben o kitap için bir eleştiri yazısı yazacağım.
- I will write a review of that book.
Senin oyununla ilgili olumlu eleştiriler gelecek basımda görünecek.
- A favorable review of your play will appear in the next issue.
Boston Globe filme olumsuz eleştiri verdi.
- The Boston Globe gave the film an unfavorable review.
Lütfen içeriği gözden geçiriniz ve herhangi uygun bir geri bildirim veriniz.
- Please review the contents and provide any appropriate feedback.
Davayı gözden geçirmemiz gerekir.
- We need to review the case.
Davayı gözden geçirmemiz gerekir.
- We need to review the case.
Tom yaklaşan testi gözden geçirmek için biraz ekstra zaman kullanabilirdi.
- Tom could use a little extra time to review for the upcoming test.