am besten

listen to the pronunciation of am besten
ألمانية - التركية
en mükemmel
en iyisi
الإنجليزية - التركية

تعريف am besten في الإنجليزية التركية القاموس.

best
{i} en iyisi

İstakoz ciğeri toksik olabilir, onu yememek en iyisidir. - Lobster tomalley can be toxic and it's best not to eat it.

Yeteneğimin en iyisine göre görevimi yapacağım. - I will do my duty to the best of my ability.

best
feriştah
best
ekstra
best
yapabileceğinin en iyisi

Sadece yapabileceğinin en iyisini yap. - Just do the best you can.

Yapabileceğinin en iyisi bu mu? - Is that the best you could do?

best
en iyi taraf/yan/kısım
best
en
best
en çok

Bestecilerden hangisini en çok seviyorsun? - Which of the composers do you like best?

En çok sevdiğin birini al, hangisi olursa olsun. - Take the one you like best, whichever it is.

best
{s} en iyi

Babana en iyi dileklerimle. - Best regards to your father.

Twitter'ın sloganı Dünyanızda nelerin yeni olduğunu keşfetmenin en iyi yolu.'dur. - The motto of Twitter is The best way to discover what's new in your world.

best
en iyi şekilde

Zaman çok değerli bir şeydir, bu yüzden onu en iyi şekilde kullanmamız gerekir. - Time is a precious thing, so we should make the best use of it.

O, fırsatı en iyi şekilde değerlendirdi. - He made the best of the opportunity.

best
{f} yenmek
best
{s} (good ve well'in enüstünlük derecesi) en iyi, en hoş, en uygun
best
{f} hakkından gelmek, yenmek; baskın çıkmak, geçmek
best
{s} birinci sınıf
best
{f} geçmek

Sınavı geçmek için elimden geleni yapacağım. - I will do my best to pass the examination.

Sizinle temasa geçmek için en iyi yol hangisidir? - What's the best way to get in touch with you?

best
{f} alt etmek
best
baskın çıkmak
ألمانية - الإنجليزية
best
ideally
do best