Kurutulmuş balık benim damak tadıma uygun değil.
- Dried fish is not to my taste.
Kuru üzüm kurutulmuş üzümdür.
- Raisins are dried grapes.
Kuru üzüm kurutulmuş üzümdür.
- Raisins are dried grapes.
Kurutulmuş tuzlanmış sığır etin var mı?
- Do you have dried salted beef?
Hiç spor araba sürdün mü?
- Have you ever driven a sports car?
Tom Mary'nin arabasını sürmemeliydi.
- Tom shouldn't have driven Mary's car.
Like most of the lawyers that I know, Rachel is driven.
Tom çok azimli, değil mi?
- Tom is very driven, isn't he?
Tom azimli, değil mi?
- Tom is driven, isn't he?
Test driven development.
Kurumuş giysilerim aniden yağmur yağdığı için ıslanır.
- My dried out clothes get wet because it suddenly rains.
Kuru üzüm kurutulmuş üzümdür.
- Raisins are dried grapes.
Tom havluyla yüzünü kuruladı.
- Tom dried his face with a towel.