Sendika belirsiz bir süre için greve gitti.
- The union went out on a strike for an indefinite period.
Esperantoda belirsiz artikel yoktur ve sadece bir tane belirli artikel vardır.
- In Esperanto there is no indefinite and only one definite article.
Evren sonsuza kadar genişleyecek mi?
- Will the universe expand indefinitely?
Sami sınırsız hasta iznindeydi.
- Sami was on indefinite sick leave.
Onun süresiz bir sözleşmesi var.
- She has an indefinite contract.
Oyun süresiz olarak ertelendi.
- The game has been postponed indefinitely.