Bu artış ile birlikte, dünyanın ekonomik organizasyonda bir değişiklik oldu.
- Along with this increase, there has been a change in the world's economic organization.
Kalabalık ile birlikte gidin.
- Go along with the crowd.
O, onunla birlikte gitti.
- He went along with her.
Kalabalık ile birlikte gidin.
- Go along with the crowd.
Emily ile beraber gitmek istiyorum.
- I want to go together with Emily.
Baba oğlu ile birlikte, ne kadar rahat!
- The father is together with his son, how cozy it is!
Film izlemek için sinemaya gitmezsiniz. Daha ziyade, iki yüz kişi ile birlikte gülmek ve ağlamak için sinemaya gidersiniz.
- You don't just go to the cinema to watch films. Rather, you go to the cinema in order to laugh and cry together with two hundred people.
Tom Mary ile geri döndü.
- Tom got back together with Mary.
Tom geçen yaz Mary ile ilşkiyi bitirdi fakat şimdi o onunla yeniden beraber olmak istiyor.
- Tom broke up with Mary last summer, but now he wants to get back together with her.
... policing along with ...
... Along with political revolutions in America and, later France, ...