Toplam olarak otuz üye vardı.
- The members numbered thirty, all told.
Toplam olarak yirmi yumurtaya ihtiyacımız var.
- We need twenty eggs all told.
Her şeyi düşünerek, on yıllık araştırmadan sonra, arkadaşım Slantsy bölgesinden bir kızla evlendi.
- All in all, after ten years of searching, my friend got married to a girl from the Slantsy region.
Neticede dersten zevk aldım.
- All in all, I enjoyed the lecture.
Sonuçta, kaç tane farklı okula devam ettin?
- All in all, how many different schools have you attended?
The property must have been nearly a thousand acres all told.
- Alles in allem muss das Grundstück fast tausend Acre groß gewesen sein.