aleyhinde

listen to the pronunciation of aleyhinde
التركية - الإنجليزية
con

Tom considered leaving school, but decided against it. - Tom okulu bırakmayı düşündü fakat onun aleyhinde karar verdi.

The boss considered firing Tom, but decided against it. - Patron Tom'u işten kovmayı düşündü fakat bunun aleyhinde karar verdi.

Against somebody/somethinhg
against sb/sth
opposite
versus
against

Tom considered leaving school, but decided against it. - Tom okulu bırakmayı düşündü fakat onun aleyhinde karar verdi.

The DA wants me to testify against Tom. - Savcı benim Tom aleyhinde tanıklık yapmamı istiyor.

gainst
damning
aleyhinde bulunmak
to say things against, speak unfavorably of (someone)
aleyhinde bulunmak
to talk against, to run down
aleyhinde konuşmak
to argue against, to speak out against
aleyhinde konuşmak
weigh against smb
aleyhinde konuşmak
to say things against, speak unfavorably of (someone)
aleyhinde konuşulamaz
unobjectionable
aleyhinde olmak
denounce
aleyhinde olmak
to be against, go against sb
aleyhinde oy kullanmak
to vote against
aleyhinde oy kullanmak
vote against
aleyhinde oy vermek
to vote against
aleyhinde temyize başvurulan taraf
appellee
aleyh
hostility
aleyh
opposed to
aleyh
opposition; hostility
aleyh
opposing body or party
aleyh
opposition
aziz adayı aleyhinde tartışan savcı
(katolik) devil's advocate
التركية - التركية

تعريف aleyhinde في التركية التركية القاموس.

ALEYH
(Osmanlı Dönemi) (Aleyhi - Aleyhâ) (Alâ edatının zamirle birleştiği zamanki şekli.) Aleyhinde, onun hakkında, onun üzerine
ALEYH
(Hukuk) Karşı, karşıt, olumsuz
aleyh
Bir şeyin veya bir kimsenin karşısında olma, leh karşıtı: "Aleyhinde bir tertip kuranların gadrine uğradım."- R. H. Karay
aleyh
Karşı, karşıt, zıt
aleyh
(Osmanlı Dönemi) onun hakkında, onun üzerinde, onun zararına (olumsuz olarak kullanılır)
aleyhinde
المفضلات