It went without a hitch.
- O bir aksama olmadan gitti.
The German Shepherd was limping down the street.
- Alman çoban caddeden aşağıya doğru aksayarak yürüyordu.
Tom noticed that Mary was limping.
- Tom Mary'nin aksadığını fark etti.
Apart from a couple of early setbacks, the project is progressing well.
- Birkaç erken aksamanın dışında proje iyi ilerliyor.
Tom shouldn't make fun of Mary's limp.
- Tom Mary'nin aksamasıyla alay etmemeli.